19 ARALIK KATLİAMINI UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ!

Bugün 19 Aralık.  Katliamlarla ve insanlık dışı uygulamalarla birlikte anılan ülkemiz hapishaneleri bundan tam 17 yıl önce büyük vahşete tanıklık etmiştir.

F tipi cezaevlerini ve tecrit uygulamalarını protesto etmek için açlık grevine başlayan tutuklu ve hükümlülerin bulunduğu 20 hapishanede eş zamanlı olarak yapılan ve üç gün süren katliamda 28 tutuklu ve hükümlü hayatını kaybetmiş,   yüzlercesi yaralanmıştır.

Dört duvar arasında tamamen savunmasız olan mahkûmların bulunduğu cezaevlerinde “devletin hakimiyetini sağlama”! adına yapılan operasyona 8 jandarma komando taburu, 37 bölük olmak üzere 8 bin 335 asker, binlerce gardiyan ve binlerce çevik kuvvet katılmış, 20 bini aşkın gaz bombası kullanılmıştır.

Dört duvar arasında tamamen savunmasız olan tutuklu ve hükümlülerin üzerine benzine batırılmış battaniye atacak kadar insanlıktan çıkılan vahşete imza atanlar operasyona utanmadan‘hayata dönüş’ adı koymaktan geri durmamıştır.

Öte yandan yaşanan vahşetin üzerinden 17 yıl geçmesine rağmen sorumluların cezalandırılmamış olması katliamın bir devlet politikası olduğunu göstermektedir.

AKP söz konusu devlet politikasının en yılmaz savunucusu olduğunu iktidarı döneminde yaşanan onlarca katliamda defalarca ispatlamış, özellikle 20 Temmuz 2016 tarihinden bugüne sürdürülen OHAL hukuksuzluğu ile ülkeyi adeta açık bir ceza evine dönüştürmüştür. AKP’nin göreve geldiği 2002’de cezaevlerinde 34 bin 808’i hükümlü, 24 bin 621’i tutuklu olmak üzere toplam 59 bin 429 mahkûm bulunurken, 2017’nin ilk yarısı itibarıyla hapishanelerde 138 bin 235’i hükümlü, 85 bin 216’sı tutuklu olmak üzere toplam 223 bin 451 mahpus bulunmaktadır.

17 aydır sürdürülen OHAL ile birlikte hapishanelerde başta yaşam hakkı ihlalleri olmak üzere her türlü insanlık dışı ve onur kırıcı muamele artmaya devam etmektedir.

İnsan Hakları Derneği tarafından periyodik olarak yayımlanan raporlar OHAL ile birlikte hapishane şartlarının daha da ağırlaştığını; ölümler,  işkence ve kötü muamele, tecrit ve izolâsyon, sevk ve sürgünler,   ailelerle görüş engelleri, haberleşme haklarının engellenmesi, disiplin soruşturmalar  gibi pek çok konuda yaşanan ihlallerin arttığını göstermektedir.

KESK olarak, 19 Aralık Katliamının 17. yıl dönümünde, katliamda yakınlarını kaybeden, yaralanan yurttaşlarımızın acılarını paylaşıyoruz.

Zamanaşımı usulü ile uygulanan cezasızlık politikasına son verilmeli, 19 Aralık Katliamının sorumluları yargılanmalıdır. Cezaevleri koşulları uluslararası insan hakları normlarına uygun hale getirilmeli, her türlü tecrit ve izolasyon politikasına son verilmelidir.

Kesk Yürütme Kurulu

Yorum yaz

Yazacağınız yorumlar kontrol edildikten sonra onaylanmaktadır.