15 Temmuz darbe girişimi ve girişim sonrası siyasi iktidarın içine girmiş olduğu/olacağı süreç önümüzdeki günlerin/yılların da gidişatını belirleyecektir.
Darbecilere yönelik izlenecek sürecin yasal ve anayasal düzlemde gerçekleşmesi ve mevcut zeminin anti demokratik uygulamalara gerekçe yapılmaması oldukça önemlidir.
Madem ki, darbeciler demokrasiyi askıya almak ve sıkıyönetimi hayata geçirmek istiyordu o halde her zamankinden daha fazla demokratik ilkelerin esas alınmasına ve olağan demokratik bir sürece ihtiyaç vardır.
Ancak mevcut yasaların askıya alınması/alınmaya devam edilmesi bu kez de siyasi iktidarın fiili sıkıyönetim uyguladığını düşündürtmektedir.
Bunun son örneği 18 Temmuz 2016 tarih ve 2016/16 sayılı, tüm kamu emekçilerinin ikinci bir emre kadar yıllık izinlerinin kaldırıldığına dair Başbakanlık genelgesidir.
Siyasi iktidar daha önce yayınladığı 2016/1 ve 2016/4 sayılı genelgelerde olduğu gibi bir kez daha mevcut yasaları askıya alacak şekilde bir genelge yayınlamıştır.
Bu türden genelgeler Meclis iradesini de askıya almaktadır. Başbakanlık genelgelerle yasal ve idari süreçleri by-pas etmektedir.
Oysa hukukun ve yasaların izin verdiği ölçüde hareket etmenin, anayasal ve uluslararası sözleşmelere bağlı kalmanın öneminin bu süreçte çok daha yakıcı şekilde anlaşılmış olması gerekmektedir.
Konuya ilişkin olarak;
Dolayısıyla genelge hemen geri çekilmeli, toplumsal olarak darbe sürecini her gün yaşamaya neden olacak girişimlerden vazgeçilerek hızla normalleşmeye yönelik demokratik adımlar atılmalıdır.
Yürütme Kurulu
Yazacağınız yorumlar kontrol edildikten sonra onaylanmaktadır.