SAVAŞIN KAZANANI, BARIŞIN KAYBEDENİ OLMAZ

SAVAŞIN KAZANANI, BARIŞIN KAYBEDENİ OLMAZ

Rusya ile NATO arasında Ukrayna üzerinden bir süredir yoğunlaşan güç mücadelesi maalesef ki bu sabah Rusya’nın Ukrayna topraklarına yönelik askeri hareketiyle fiili savaşa dönüştü.

Rusya’nın çeşitli bahanelere dayanarak başka bir ülkenin topraklarına yönelik böylesi yayılmacı bir askeri hareketi kabul edilemez..

Geçmişte bir arada yaşamış iki ülkenin ve ortak tarihsel mirasa sahip halklarının sorunlarını diyalog ve müzakere kanalları üzerinden çözmesi gerekirken, savaşa varan şiddet yöntemlerine başvurması hem Ukrayna ve Rusya topraklarında yaşayan halklara hem de başta ülkemizin de içinde bulunduğu bölge halklarına ve tüm dünyaya hiçbir fayda sağlamayacaktır.

Bu nedenle Rusya, kapsamlı bir savaşa neden olarak, tüm halklara kan ve gözyaşından başka bir şey getirmeyecek bu askeri harekâtına derhal son vermeli,  bölgeye istikrar ve barış getirecek kapsamlı müzakere süreci bir an önce başlamalıdır.

Bununla birlikte ABD ve onun güdümündeki savaş aygıtı NATO’nun genişleme amacıyla yılardır bölgede uyguladığı açık ve gizli politik oyunlarla Rusya-Ukrayna sınır hattı ve bölge geneline çatışma dinamiğini kaşıyarak bölgeyi adeta bir barut fıçısına dönüştürmedeki sorunluluğunu da görmezden gelemeyiz. Bu anlamda savaşın sona ermesi için hayata geçirilmesi gereken müzakere sürecinin en önemli başlığı NATO’nun genişlemeci perspektifinin ve yayılmacı politikaların vazgeçmesi olmalıdır.

Ülkemizin hemen yanı başında yaşanıyor olması ve zaten ağır bir kriz sürecindeki ekonomi başta olmak üzere ülkemizin daha derin siyasal, sosyal ve insani krizler yaşamasına neden olacak bu savaş tüm bölge halkları için olduğu gibi ülkemiz için de büyük bir tehdit anlamına gelmektedir.

Ülkemizde, NATO veya Rusya’nın yandaşlığıyla savaş propagandası yapanlar, kendi sömürü ve iktidar hırsları uğruna silahlanma yarışının parçası olmayı hedefleyenler aynı zamanda çatışmadan medet umanlardır.

Askeri gerilim ve çatışmalar, savaş ve işgaller halklara ve emekçilere ölüm, yıkım, yoksulluk, açlık ve kitlesel göç gibi sorunlarını derinleştirmekten başka bir işe yaramayacaktır.

Emekçiler, her ne sebeple olursa olsun Rusya ve Ukrayna sınır hattında ve ya başka bir yerde sorunlara askeri çözüm arayışlarına, saldırganlığa, emperyalist ve yayılmacı girişimlere ve her türlü savaşa karşıdır.

Bu anlamda, iktidara çağrımız ülkemiz adına, daha da büyüyerek tüm bölgeyi kan ve gözyaşı deryasına dönüştürme riski taşıyan bu savaşın karşısında barışın tarafı olacağını açık ve net ilan edilmeli ve bu yöndeki çabalara destek olarak hem Rusya’ya hem de NATO ve Ukrayna’ya diyalog ve müzakere çağrısı yapmasıdır.

MERKEZ YÜRÜTME KURULU